Bir çoğumuz blogları, haber sitelerini, siyasi programları vs. izleriz ve okuruz. Genelde yaptığımız yorumlar: "Evet, haklı doğru söylüyor. Bu milletten bir şey olmaz." şeklindedir. Aramızda bazı duyarlı kişiler çevresindekileri uyarmaya, uyandırmaya çalışır. Bunu benim gibi yarım yamalak bilgisiyle yapar bir çoğu.
İyi niyetli olarak samimiyetinden ve doğruluğundan emin olduğumuz şeyleri savunmalıyız. Milletin sürü psikolojisinde olduğunu söyleyenlerin (çoğunluk için konuşuyorum) aslında onlardan bir farkı olmadığını anlamaları gerek.
Örnek mi ? Buyrun. Anayasa referandumunda bildiğiniz gibi evet hayır oylaması yapıldı. Akp seçmenlerden evet demelerini, Chp ve Mhp hayır demelerini istedi.
Akp'nin billboardlarda, gazetelerde onlarca reklamını gördüm. "Şehit ailelerine pozitif ayrımcılık", "Kadınlara pozitif ayrımcılık" gibi maddeleri gösteriyorlardı. Muhtemelen sizin de aklınıza gelmiştir. Bunları sağlamak için anayasanın değiştirilmesine gerek var mı ?
Yanlış hatırlamıyorsam 26 maddeden oluşuyordu bu paket. 26 soruya tek bir cevap vermemiz istendi. Neyse konudan uzaklaşmayalım. Sürü psikolojisi diyorduk.
12 Eylül Referandumunda bildiğiniz gibi "evet" çıktı. Bunun üzerine bir arkadaşım Facebook'ta "koyun gibi gittiniz evet dediniz" gibisinden bir şey yazmış. Altta evet oyu kullanan bir kişi "Ne var evet dediysem. Ülkem için gittin gönül rahatlığıyla evet dedim" demişti. Buna karşılık arkadaşım: "Yanlış anlama sözüm sana değil, tepkim koyun gibi araştırmadan gidip evet verende." demişti.
Şimdi bunda ne var diyebilirsiniz. Ama mesele burada çok farklı. Bence o referandumda mutlaka hayır çıkmalıydı. İçinde ülkeye yararından çok zararı bulunan bir paketti. Zaten bunu da bilerek süslemişlerdi. Pirincin içindeki beyaz taşlar siyah taşlardan daha tehlikelidir. Siyah taşı pirincin içinde rahatlıkla görebilirsiniz. Ama beyaz taşı pirinç sanarsınız ve pirinçlerin arasından almadığınızda dişinizi kırabilir. Bu anayasa paketi de aynen böyleydi. Bize pirinç gibi gösterilen bir taştı.
Yazmak için biraz geç oldu ama bundan sonra herkesin daha dikkatli olmasını ümit ederek yazıyorum. Referandum da neden hayır oyu kullanmalıydık ?
Bunun için sadece paketteki 2 maddeyi virgülüne bile dokunmadan yazıyorum.
1.Madde:
ANAYASA MAHKEMESİNİN YAPISI
Anayasa Mahkemesi yeniden yapılandırılacak. Halen 11 asıl 4 yedek üyeli
Anayasa Mahkemesi, 17 asıl üyeden oluşacak. TBMM, 2 üyeyi, Sayıştay
Genel Kurulunun gösterdiği 3′er aday arasından, 1 üyeyi ise baro
başkanlarının avukatlar arasından göstereceği 3 aday arasından gizli
oyla seçecek.
Cumhurbaşkanı, 3 üyeyi Yargıtay, 2 üyeyi Danıştay, 1 üyeyi Askeri
Yargıtay, 1 üyeyi Askeri Yüksek İdare Mahkemesince gösterilecek 3′er
aday içinden; en az ikisi hukukçu olmak üzere 3 üyeyi ise YÖK'ün kendi
üyesi olmayan yüksek öğretim kurumları öğretim üyeleri arasından
göstereceği 3′er aday içinden seçecek. Cumhurbaşkanı, 4 üyeyi de üst
kademe yöneticileri, serbest avukatlar, 1. sınıf hakim ve savcılar ile
en az 5 yıl raportörlük yapmış Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından
belirleyecek.
Anayasa Mahkemesi iki bölüm ve Genel Kurul halinde çalışacak. Bölümler,
başkanvekilinin başkanlığında 4 üyenin katılımı ile toplanacak. Genel
Kurul ise mahkeme başkanının veya başkanın belirleyeceği
başkanvekilinin başkanlığında en az 12 üye ile toplanacak. Bölümler ve
genel kurul, kararlarını salt çoğunluk ile alacak.
Siyasi partilere ilişkin dava ve başvurulara, iptal ve itiraz davaları
ile Yüce Divan sıfatıyla yürütülecek yargılamalara, Genel Kurul
bakacak.
Anayasa Mahkemesi, Anayasa değişikliğinde iptale, siyasi partilerin
kapatılmasına ya da devlet yardımından yoksun bırakılmasına karar
verilebilmesi için toplantıya katılan üyelerin üçte iki oy çokluğuyla
karar alacak.
Şekil bozukluğuna dayalı iptal davaları, Anayasa Mahkemesince öncelikle incelenip karara bağlanacak.
Anayasa Mahkemesi, Yüce Divan sıfatıyla baktığı davalar dışında kalan
işleri, dosya üzerinden inceleyecek. Ancak, bireysel başvurularda
duruşma yapılmasına karar verilebilecek. Mahkeme, gerekli gördüğü
hallerde sözlü açıklamalarını dinlemek üzere ilgilileri ve konu üzerinde
bilgisi olanları çağırabilecek, siyasi partilerin kapatılmasına
ilişkin davalarda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından sonra kapatılması
istenen siyasi partinin genel başkanlığının veya tayin edeceği bir
vekilin savunmasını dinleyecek.
Anayasa Mahkemesi üyeleri arasından gizli oyla ve üye tamsayısının salt
çoğunluğu ile 4 yıl için bir başkan ve iki başkanvekili seçilecek.
Görev süresi bitenler yeniden seçilebilecek.
Anayasa Mahkemesi üyeleri 12 yıl için seçilecek. Bir kişi 2 defa üyeliğe
seçilemeyecek. 12 yıldan önce yaş sınırını dolduran üye emekliye
ayrılacak.
Anayasa Mahkemesinin mevcut yedek üyeleri "asıl üye" sıfatını kazanacak."
2. Madde:
HSYK'NIN YAPISI
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yeniden yapılandırılacak.
HSYK'nın halen 7 olan üye sayısı 22′e, 5 olan yedek üye sayısı ise 12′a
çıkarılacak. HSYK, 3 daire halinde çalışacak.
HSYK'nın Başkanı, Adalet Bakanı olmaya devam edecek. Adalet Bakanlığı Müsteşarının Kurulda yer alması uygulaması da sürecek.
Kurulun, 4 asıl üyesi, yüksek öğretim kurumlarının hukuk, iktisat ve
siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim üyeleri, üst kademe
yöneticileri ile avukatlar arasından Cumhurbaşkanınca; 3 asıl ve 3 yedek
üyesi, Yargıtay üyeleri arasından Yargıtay Genel Kurulunca; 2 asıl ve
2 yedek üyesi, Danıştay üyeleri arasından Danıştay Genel Kurulunca; 1
asıl ve 1 yedek üyesi, Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulunca kendi
üyeleri arasından; 7 asıl ve 4 yedek üyesi, birinci sınıf olup,
birinci sınıfa ayrılmayı gerektiren nitelikleri yitirmemiş adli yargı
hakim ve savcıları arasından adli yargı hakim ve savcılarınca; 3 asıl
ve 2 yedek üyesi idari yargı hakim ve savcıları arasından idari yargı
hakim ve savcılarınca dört yıl için seçilecek. Süresi biten üyeler
yeniden seçilebilecek.
Kurul üyeliği seçimi, üyelerin görev süresinin dolmasından önceki 60 gün içinde yapılacak.
Kurulun "meslekten çıkarma" cezasına ilişkin kararlarına itiraz yolu
getirilecek. Kurulun diğer kararlarına karşı yargı mercilerine
başvurulamayacak.
HSYK'nın mevcut asıl ve yedek üyelerinin görevleri, seçildikleri sürenin sonuna kadar devam edecek.
Şimdi anladınız mı neden hayır demeliydik ? Neden generaller bu kadar rahat tutuklandı ? Yargı da artık Akp'nin dolayısıyla siyonizmin oyuncağı haline geldi.
Ben ne Akpli ne Chpli ne Mhpli ne de başka bir partidenim. Vatanımı seven birisiyim bu kadar.
Akp'nin %50 oy aldığı ülkemizde belli ki bir şeyler yanlış gidiyor. Tek derdimiz Fatmagül'e kimin tecavüz ettiği olduğu sürece bu yanlış sürecek. Yapmamız gereken şey ise doğruyu görebilen, gördüğü herşeyi doğru kabul etmeyen araştıran bireyler olabilmek. İşte o zaman aydın bir toplum özgür bir ülke oluruz.